KOKUDAN DEĞİL, KAYITSIZLIKTAN BOĞULUYORUZ!

Trabzon’da bir süredir kokarca böceği her yeri sarmış durumda.

Evlerde, bahçelerde, tarlalarda…

Halk nefes alamazken, mecliste konu hâlâ “Bu böceği kim gönderdi?” tartışmasına sıkışmış durumda.

Oysa asıl mesele bu değil.

Bu böcek neden bu kadar hızlı yayıldı?

Neden bu kadar savunmasız kaldık?

Tarımı, doğayı, yaşam alanlarımızı tehdit eden bu istilacı türle nasıl mücadele edeceğiz?

Sorulması gereken sorular bunlar…

Ama biz, her zamanki gibi doğanın dilini değil, siyasetin çözüm üretmeyen sesini dinliyoruz.

Siyaset konuya yine prim yapma derdiyle yaklaşıyor.

Bir çevre felaketini bile siyasi fırsata çevirme refleksi, bu ülkenin en derin hastalıklarından biri. Sorunları çözmek yerine, üstünden puan toplama alışkanlığı…

Ama doğa, o puanları saymaz; sadece sessizce intikamını alır.

Bu ülkenin tarımı, toprağı, ekosistemi günlük polemiklerin konusu olamaz.

Bu mesele, partilerin değil, geleceğimizin meselesidir.

Çünkü doğa, hiçbir partiyi kayırmaz.

Bir ağacı keserseniz, hangi renkten olursanız olun, oksijeni birlikte kaybedersiniz.

Yıllardır hoyratça kullandığımız toprak, kirlettiğimiz hava, yok ettiğimiz denge şimdi sessizce bedelini hatırlatıyor.

Kokarca böceği değil, ihmallerin ve kayıtsızlığın kokusu sardı ülkeyi.

Ve en kötüsü, bu kokuya alışıyoruz.

Bugün doğayı görmezden gelenler, yarın açlığın, susuzluğun ve hastalığın sesini dinlemek zorunda kalacaklar.

Çünkü doğa affetmez; sadece bekler…

Ve beklediğinde, dönüşü olmaz bir hesabı vardır.

Artık “kim gönderdi” diye değil,

“Biz ne yapabiliriz?” diye sormanın zamanıdır.

Çünkü sorun böcekten de büyük; ortada insanın doğaya ihaneti var.

Sayın ilgililer: Karadeniz’in bereketi çekiliyor topraktan.

Köyler, yeniden sessizliğe gömülüyor.

Kokarca ile mücadelenin ulusal boyutu bulunmaktadır. Mücadele topluca, eş zamanlı yapılmadığı takdirde sonuç almak mümkün değildir. İktidarın bu konuda yaptıkları ve yapacakları nelerdir halkı aydınlatması gerekir.

Bilinçli Tarım ve Doğa Dostu Adımlar atılmalıdır:

35 yıldır kokarca ile mücadele eden Amerika ve Gürcistan’ın deneyimleri, Türkiye’nin kahverengi kokarca ile mücadelesinde önemli dersler sunmaktadır:

Biyolojik Mücadele: Samuray arısı gibi doğal düşmanların kullanımı, kimyasal ilaç kullanımını azaltarak çevre dostu bir yaklaşım sunmaktadır.

Mekanik Mücadele: Evlerde görülen böceklerin toplanıp imha edilmesi, zararlının yayılmasını engellemeye yardımcı olmaktadır.

Eğitim ve Bilinçlendirme: Halkın bu konuda bilinçlendirilmesi, mücadelede etkinliği artırmaktadır.

Yapısal Önlemler: Evlerin ve diğer yapıların izolasyonu, böceğin kışlaklara girmesini engellemektedir.

YEREL ÖNLEMLER: Belediyelerin hızlı müdahale planları hazırlamasıdır.

.